Özel öğrenme güçlüklerinin ortaya çıkma sıklığı, %1-%30 arasında değişir. Özel öğrenme güçlüğüne neden olan faktörler kesin olarak bilinmemekle birlikte şimdiye kadar yapılmış olan araştırmalara göre: 1) Özel Öğrenme Güçlüğü kalıtsaldır. Ailedeki diğer bireylerde de gözlenebilir. 2) Kalıtsal nörolojik hastalıklarla ilişkisinin olabileceği düşünülmektedir. 3) Yakın akraba evliliklerinde ortaya çıkma ihtimali artar. 4) Hamilelik ve doğum sırasında
OKUMA BOZUKLUĞU NEDİR?
Disleksi okuma,yazma veya heceleme gibi konularda gözlenen sorunlarla kendini belli eden bir öğrenme güçlüğüdür. Her ne kadar disleksi temelde okur-yazarlık süreçlerine odaklanmaktaysada, dislektik bireylerin matematik alanında da sorunlarla karşılaşabildiği bilinmektedir.Disleksiye kısa süreli hafıza ve algı hızında yasanabilecek sorunların da eşlik etmesi mümkün olduğundan, bu kişiler toplu öğretim kurumlarında egitim alirken zorluklar yasayabilmektedir. Disleksinin erken yaşta
OKUMA VE ÖĞRENME GÜÇLÜKLERİNE OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE NASIL MÜDAHALE EDİLEBİLİR?
Okul öncesi dönemde okuma ve öğrenme güçlüklerine müdahalede temel amaç, 1. sınıf itibari ile yaşanabilecek potansiyel genelde öğrenme özelde okuma güçlüklerinin önlenmesi için çocukların bilişsel süreçlerinin desteklenmesidir. Bu amaçla eğitim-öğretim süreci açısından 4 temel kabul üzerinden ilerlenebilir; 1. Öğrenme güçlükleri erken dönem müdahalelerle önlenebilir. Ne kadar erken başlanırsa o kadar etkili olur. 2. Eğitim-öğretim çocukların
ÖZEL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ BELİRTİLERİ NE ZAMAN ORTAYA ÇIKAR ?
Ülkemizde ilkokul birde okuma yazma öğrenimi sırasında yaşıtlarına göre okuması geciken çocuklar, sonraki yıllarda yavaş okuma, yanlış okuma ve okuduğunu anlamama gibi sorunlar yaşarlar. Disleksi nörogelişimsel bir bozukluk olan Özel Öğrenme Bozukluğu’nun bir alt tipidir. Nörogelişimsel bozukluklar genetik ve çevresel faktörlerin etkileşimi sonucu gelişimin erken dönemlerinde ortaya çıkar ve genellikle yaşam boyu süren durumlardır. Yani
DİSLEKSİ HAKKINDA YANLIŞ BİLİNENLER
1. Disleksisi Olan Bireyler Geriye Okuma Yaparlar: Araştırmacılar, bu bireylerin harfleri ve kelimeleri geriye doğru görüp algıladıklarına dair her hangi bir kanıtın olmadığından bahsetmektedir. Onlara göre, disleksinin altında yatan ana problem görsel algı sorunları değil, fonolojik düzeyde dili işlemede yaşanan sorunlardır. 2. Sol El Kullananların Disleksisi Olma Oranı Daha Fazladır: Disleksisi olan kişilerin, bir kısmında
DİSLEKSİYİ SADECE FONOLOJİK BECERİ SORUNU OLARAK DEĞERLENDİRMEK DOĞRU VE YETERLİ MİDİR?
Disleksinin açıklanmasında tek başına fonolojik beceri sorunlarının temel alınmasının doğruluğu konusunda, fonolojik sorunların varlığını kabul etmekle beraber fonolojik sorundan çok bu sorunlara neden olan bilişsel süreçlere önem verilmelidir. PASS teorisine göre sadece tek bir tür işlemleme gerektiren görev yoktur. Okuma görevi eşzamanlı ve ardıl işlemleme süreçlerinin her ikisinin de yer aldığı bir görev türüdür. Harf
DİSLEKSİ BİREYİN ÖZGÜVENİNİ NASIL ETKİLER?
Disleksi olan bireyler öncelikle okul yaşamında olmak üzere ailesinde ve arkadaş çevresinde birçok problem ile karşılaşmaktadır. Okulda gerek sesli okuma yaparken, gerekse matematiksel işlem yaparken arkadaşları ve öğretmeni tarafından yargılanacağını düşünür. Bu da çocuklarda kaygıyı arttırır. Çocukta kaygı arttıkça daha fazla hata yapmaktan korkarak sınıfta söz almak istemez, kimsenin onun okuduğunu, yazdığını görmesini istemez. Koordinasyon
AKADEMİK BAŞARISIZLIĞA KARŞI ANNE-BABA YAKLAŞIMI NASIL OLMALI?
Başarısızlığın kabul edilemeyecek bir durum olduğunu hissettiren ortamlarda, bu güçlük ile başa çıkabilmek oldukça zordur. Bu sebeple, başarısızlık karşısında yapılması gereken ilk şey, ebeveynlerin çocuğa bunun yeteri kadar çaba gösterildikten sonra aşılabilecek bir durum olduğunu fark ettirmesidir. Başarısızlık karşısında anne-babaların çocuğu sert bir dille eleştirmesi, suçlayıcı bir dil kullanmaları, oyun ve tatil zamanlarını kısarak ya
DİSLEKSİ VE DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU ARASINDAKİ İLİŞKİ
Son yıllarda dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) tanısı konulmuş çocukların sayısındaki artışın sonucunda özel öğrenme güçlüğü (disleksi) yaşayan çocukların sayısındaki artışın paralel olduğu gözlemlenmiştir. Disleksi ve DEHB bozukluklarında dikkat sorunları, hiperaktivite ve dürtüsellik ve yetersiz organizasyon becerileri söz konusudur. İki grupta da güçlüğün ayırt edici özelliklerini belirlemek zordur. Ayrıca yapılan araştırmalar gösteriyor ki öğrenme
ÇOCUĞUNUZ ÖĞRENMEDE GÜÇLÜKLER Mİ YAŞIYOR ?
Öğrenme güçlüğü, yazılı ve sözlü dili anlama ve kullanmada temel olan bir veya daha fazla bilişsel sürecin etkilenmesiyle ortaya çıkan dinleme, düşünme, konuşma, okuma, yazma ve matematiksel hesaplamalar yapmadaki güçlükler olarak tanımlanmaktadır. Okul çağı çocuklarının %10-15’inde öğrenme güçlüğü olduğu bildirilmektedir. Erkeklerde kızlara göre %68-80 oranında daha fazla görülmektedir. Öğrenme güçlüğü yaşam boyu devam eden bir