Özel öğrenme güçlüğü (ÖÖG) ve dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu
(DEHB), çocuklukta teşhis edilen en yaygın bozukluklardan ikisidir ve her biri
nüfusun yaklaşık% 5'inde görülür. (APA, 2000). DEHB'li çocukların% 80'inden
fazlası ve ÖÖG'li çocukların% 60'ı en az bir ek tanı kriterini karşılar. (Willcutt &
Pennington, 2000a, 2000). Yaygın olarak disleksi olarak adlandırılan ÖÖG,
geleneksel öğretime, yeterli zekaya ve sosyokültürel fırsatlara rağmen, beklenmedik,
spesifik ve kalıcı bir verimli okuma becerisi edinme başarısızlığı olarak tanımlanır.
(APA, 2000). DEHB, aşırı aktivite, kısa dikkat süresi ve dürtüsellik ile karakterize
edilen en yaygın gelişimsel bozukluklardan biridir. (APA, 2000). Nöro görüntüleme
ve moleküler genetik alanındaki son gelişmeler, DEHB'nin nörobiyolojisine ilişkin
anlayışları geliştirmiştir. (Curatolo ve ark. 2008).
Psikiyatrik komorbiditeler, genellikle karşıt gelme bozukluğu, davranış
bozukluğu, anksiyete ve depresyonu da içermektedir.(Jensen ve ark., 2001). Dikkat ve
öğrenme problemleri sıklıkla birbiriyle ilişkili ve bir süreklilik içinde kabul edilir
(Mayes, Calhoun & Crowell, 2000). İki bozukluk arasında çift yönlü bir ilişki vardır,
çünkü disleksi olan çocuklar DEHB için (Willcutt & Pennington, 2000) veya DEHB
olan çocukları disleksi (Sanson, Prior & Smart, 1996) açısından incelediğinde eştanı
oldukça yüksektir. Okuma güçlükleri, hiperaktivite veya dürtüsellikten ziyade
ağırlıklı olarak dikkat ağırlıklı DEHB türü ile güçlü bir şekilde ilişkili görünmektedir.
(Willcutt ve Pennington, 2000).
Dahası, DEHB deneklerinde yazılı anlatımdaki sorunlar daha yaygın
görünmektedir. (Mayes ve Calhoun, 2007). Bazı çalışmalar, eş tanı ÖÖG'nin, daha
ileri sürmüştür; bu çocuklar hem yürütme hem de diğer işlevlerde daha fazla
bozuktur.(Purvis,2000)Eş tanılı sorunları olan çocuklar, düşük benlik saygısı,
davranış sorunları ve okulu bırakma gibi ikincil sorunlara ve sadece DEHB veya
ÖÖG tanısı alan çocuklara kıyasla daha kötü sonuçlara sahiptir. (Willcutt ve diğerleri,
2001). Dahası, ÖÖG ve DEHB komorbid hastaları diğer yıkıcı bozukluklar açısından
daha yüksek risk altındadır (Willcutt & Pennington, 2000b). ÖÖG'nin eş tanılı
çocukların davranışsal sonuçları üzerinde etkileri olabileceği olasılığı ile tutarlı bazı
kanıtlar vardı; ÖÖG, eşlik eden problemleri olan çocuklarda davranış bozukluğu
özelliklerinin ileride kalıcılığına katkıda bulunabilir. Bu nedenle, erken teşhis ve
müdahale, etkilenen deneklerin sonucunu iyileştirmek için önemlidir. (Chadwick,
1999).
American Psychiatric Association. 2000. Diagnostic and statistical manual of mental
disorders, 4th edition (DSM-IV text revision). Washington, DC: American Psychiatric
Association.
Willcutt, E. G., Pennington, B. F., Olson, R. K. and Defries, J.
C. 2007. Understanding comorbidity: A twin study of reading disability and attention-
deficit/hyperactivity disorder.. American Journal of Medical Genetics. Part B,
Neuropsychiatric Genetics, 144B: 709–714.
Curatolo, P., Paloscia, C., D'Agati, E., Moavero, R. and Pasini, A. 2008. “The
neurobiology of attention deficit/ hyperactivity disorder.”. In European Journal of
Paediatric Neurology Jul 19
Jensen, P. S., Hinshaw, S. P., Kraemer, H. C., Lenora, N., Newcorn, J. H.Abikoff, H.
B. 2001. ADHD comorbidity findings from the MTA study: Comparing comorbid
subgroups.. Journal of the American Academy of Child & Adolescent Psychiatry,
40: 147–158.
Mayes, S. D. and Calhoun, S. L. 2007. Learning attention, writing, and processing
speed in typical children and children with ADHD, autism, anxiety, depression, and
oppositional- defiant disorder.. Child Neuropsychology, 13: 469–493.
Purvis, K. L. and Tannock, R. 2000. Phonological processing, not inhibitory control,
differentiates ADHD and reading disability.. Journal of the American Academy of
Child & Adolescent Psychiatry, 39: 485–494.
Chadwick, O., Taylor, E., Taylor, A., Heptinstall, E. and Danckaerts, M. 1999. Hyper
activity and reading disability: A longitudinal study of the nature of the
association.. Journal of Child Psychology and Psychiatry, 40: 1039–1050